Cemal Süreya, “Her ölüm, erken ölümdür” der.
O, en verimli döneminde aramızdan ayrıldı. Sevgili kardeşim Mehmet Ertan’ı kaybetmemizin üzerinden iki yıl oldu bile… 25 Kasım 2023’te aramızdan ayrılan sevgili Mehmet’i gerçekten çok özlüyorum.
YENİ ERDEK Gazetesi çatısı altında, yıllardan beri birlikteydik. Yüz yüze güzel sohbetlerimizin dışında, hemen hemen her gün, telefonla konuşur, yayınlarımız ile ilgili düşünce alışverişinde bulunurduk.
YENİ ERDEK gazetesi bugün, yalnız ülke düzeyinde değil, yurt dışında da internet aracığıyla binlerce kişiye ulaşıyorsa, sevgili Mehmet’in çabası ve emekleri başta gelir. Gazetesinin bu kadar büyük ilgi görmesinden büyük mutluluk duyar ve “Bu hepimizin başarısı” derdi.
Çok sayıda haber gönderdiğimde hemen beni arayarak, “Hocam, bugün yine döktürmüşsün” derdi.
Yayınlamak istediği çeşitli haberler üzerinde benimle görüş alışverişinde bulunurdu, her zaman.
Haberlerimin hepsini hemen bir günde kullanmaz, eskimeyecek olanları yedekleyip, sonradan yayınlamak için kendi deyimiyle, “katık ederdi”, sevgili Mehmet.
Kimi zaman, gazetede otururken ağır adımlarla gelip, beni gördüğünde, “Hocam, hoş geldin” derken, gözlerinin içi gülerdi. Bir gün olsun, birbirimizi kırmadık.
Zaman zaman ve özellikle yaz aylarında, “Hocam, seninle şöyle bir Kapıdağ turu yapıp, köyleri dolaşarak haber safariye gidelim” derdi. Birlikte haber toplarken, çok anı da biriktirirdik. Son olarak Narlı, İlhanlar, Doğanlar köylerine birlikte gitmiştik. Bu arada, İlhanlar köyünde çekilen “Şeytan Kayaları”nın fotoğrafını bir kez daha görüntülemiştik. Bu arada sevgili Mehmet de, benim seslendirdiğim videoyu çekmişti. Güzel günlerdi.
Sevgili Mehmet Ertan, benim gibi, “Sürekli Basın Kartı” taşıyan, dürüst bir gazeteciydi. Asla yalan söylemezdi. Haberleri, araştırmadan ve doğruluğuna inanmadan kesinlikle yayınlamazdı. Bunun sonucunda, YENİ ERDEK’in, yargıdan alınan en küçük bir cezası bile olmadı. Aynı duyarlılığı, bugün de, benim Yazı İşleri Müdürlüğümde, özenle sürdürüyoruz.
Babasından devraldığı gazeteyi hep geliştirmeye çalıştı. El dizgisinden aldığı gazeteyi ofset baskıya ulaştırdı. Gazetenin, yetkililerin denetimine açık tüm
belgelerini hatasız tutardı. Yetkililer, denetime geldiklerinde içimiz son derece rahat olurdu, çünkü hata bulamayacaklarından emin olurduk.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün çizgisinden hiçbir zaman ayrılmadı. YENİ ERDEK’in sayfaları, bölücü düşüncelerin dışında, her düşünceye açıktı. Gazete, her partiye eşit uzaklıktaydı. Yazı İşleri Müdürlüğü’nü yaptığı YENİ ERDEK’te bugün de öyle. Çizgimiz aynı.
Tam bir Erdek sevdalısıydı, sevgili Mehmet Ertan. Asla yalan söylemez, yeri geldiğinde de doğruları cesurca dile getirmekten çekinmezdi.
YENİ ERDEK, bugün yalnız Erdek ve Türkiye’de değil, internet aracılığıyla tüm dünyada izlenen, saygın ve güvenilir bir yayın organı durumuna geldiyse, Mehmet Ertan, en büyük pay sahibidir.
Çocukları Taygun ve Tuncay’ı da çok iyi yetiştirmişti. Halen Yazı İşleri Müdürlüğünü yürüttüğüm YENİ ERDEK ailesi içinde, yıllardır birlikteyiz, çok sevdiği çocukları Taygun ve Tuncay ile…Tuncay, babasının vefatından sonra devraldığı YENİ ERDEK’in imtiyaz sahipliğini, büyük bir sorumluluk duygusuyla, babasının çizgisinden sapmayarak sürdürüyor. Bu arada, itiraf edeyim ki, sevgili Tuncay, benim tahminlerimi de aşarak, çok iyi bir gazeteci oldu. Gerek haber takibi, gerekse haberleri kaleme alışı ile çok başarılı ve kutlanmayı hak ediyor. Çok daha iyi olacağına da inanıyorum.
Taygun ve Tuncay, son derece saygılı çocuklar. Her ikisi de, bir kez bile olsa bana “Sen” demediler, hep “Siz” veya “Hocam” diye hitap ettiler. Ben de onları hep kendi çocuklarım gibi gördüm. Onlara hep sevgi ve saygı gösterdim. Onları sevgili Mehmet Ertan’ın bana bir emaneti olarak kabul ediyorum.
Sevgili Mehmet Ertan’ın isteği ve hayali, YENİ ERDEK’in, 50. kuruluş yılını görmek ve kutlamaktı. “50. yılımızı çok daha görkemli kutlayacağız, birlikte” derdi. Ama olmadı.
Dönemin Erdek Kaymakamı İsmail Kaygısız başta olmak üzere geniş bir katılımla, YENİ ERDEK’in 41. yaş gününü, sevgili Mehmet, oğulları Taygun ve Tuncay’la birlikte pastayı keserek kutlamıştık. O fotoğraf, çok önemli bir anı olarak arşivimizde yer alıyor.
Yine bir akşam, sevgili Mehmet, oğulları Taygun ve Tuncay ile Erdek’teki bir gemi restoranda birlikte güzel bir gece yaşamıştık.
Sevgili Mehmet, iki torununu büyük bir tutkuyla sever, onları görmek için sık sık Manyas’a giderdi.
Ama sevgili Mehmet’in tek kusurunu da söylemem gerekir. Çok sigara içerdi. Keşke vazgeçebilseydi!
Bugün, YENİ ERDEK Gazetesi 50 yaşını aştı. Bir yerel gazetenin, 50. yılına ulaşması hiç kolay değil. Sevgili Mehmet, gazetesinin 50 yaşına ulaştığını ne yazık ki göremedi. Biz, bugün onu sevgiyle ve özlemle anıyoruz.
Işıklar içinde uyu, sevgili Mehmet.
