- Yukarıdaki söylem yazar sevgili OKTAY AKBAL´a aittir.
?Önce ekmekler bozuldu, artık her şeyi bozabilirsiniz? diyordu sayın Akbal.
Ben de bu söylemden esinlenerek ÖNCE DEĞERLER BOZULDU diyorum.
Eğer bir toplumu çökertmek isterseniz, önce o toplumun değer yargılarını çürütür, kokuşturursun. Gerisi kolay.
Değer yargılarının çürütülmesine ilişkin çok çarpıcı bir reklam örneği vereyim. Çok dikkatimi çekmişti de?
?OKULUN EN GÖZDE ÖĞRENCİSİ OLMANIN ALTIN KURALI?
Bu kuralın ne olduğunu merak ediyorsunuz değil mi?
- Çalışkan olmak diyeceksiniz- HAYIR.
- Sosyal aktivitelerde görev almak- HAYIR.
- Yakışıklı ve şirin olmak mı? - HAYIR.
- Çok iyi bir sporcu olmak mı? - HAYIR.
- Popüler olmak mı? - HAYIR.
- Çok dürüst ve ahlaklı olmak mı? - HAYIR.
Hayır,Hayır,Hayır. Bilemediniz. Zira bunların hiçbirisi değil.
Gelin cevabını reklamdan öğrenelim.
Cevap:?MARKA OLAN BİR AMERİKAN AYAKKABISI SAHİBİ OLMAKMIŞ.?
Anlayacağınız değer yargıları ?ÜRETEN İNSAN DEĞERLERİNDEN, TÜKETEN İNSAN DEĞERLERİNE TAŞINMIŞ. ÜRETİCİ İNSAN, YARARLI İNSAN YERİNİ MARKA GİYEN, SPOR ARABASI OLAN, KİMSEYİ TAKMAYAN, NE KENDİSİ NE DE BAŞKASI OLABİLEN? yeni bir tüketim toplumunun üyesine göre biçimlenmiş.
Sonuçta öyle bir insan tipi yetişti ki:
- Sen iyi şeylere layıksın.
- Senin dışındakileri boş ver.
- Gemini kurtarırsan kaptansın.
- Başkalarını düşünmek senin işin değil.
- Onlar iyi şeylere ulaşamıyorsa bu onların kusurudur. Bu yüzden fakir kalmışlardır.
Ve insanlara en kısa zamanda zengin olmaları hedef olarak gösterilmektedir. Bunun içinde kimi kullanmaları gerekirse kullanacaklardır. Kimi ezmeleri gerekirse ezeceklerdir. Kimin eteğini öpmek gerekiyorsa öpeceklerdir. Kimin çanağını yalamak gerekirse yalayacaklardır. Çünkü tek amaçları zengin olmaktır.
SONUÇTA DEĞER YARGILARINI OLUMSUZ YÖNDE DEĞİŞTİRİRSENİZ, SONUNDA DEĞİŞMEYEN HİÇ BİR ŞEY KALMAZ.
ANLAYACAĞINIZ TUZ DA KOKAR. O ZAMAN DA YAPILABİLECEK FAZLA BİR ŞEY KALMAZ.