Savaşlar Neden Çıkar

Birinci Dünya Savaşı, Avusturya veliahtının bir Sırplı tarafından öldürülmesi yüzünden çıkmadı.
İkinci Dünya Savaşı Hitler'in deliliği yüzünden çıkmadı.
Olayın gerçeği, savaşların nedenleri araştırıldığında, her zaman çıkar çatışması olduğunu görürüz. Hem Birinci hem de İkinci Dünya Savaşları aslında paylaşım savaşlarıydı. Yayılmacı ülkelerin diğer ülkelerin topraklarını, doğal zenginliklerini ele geçirmek için çıkardıkları savaşlardır. Bu türden amaçlarla çıkardıkları savaşların ardından sermaye grupları hep olmuştur. Olmaya da devam edecektir. Hiç şüpheniz olmasın.
Bu yalın gerçek ne yazık ki halklardan gizlenmiştir.
Emperyal savaşların vitrinine bir de ilkel toplumlara uygarlık götürme” etiketi yapıştırıldı mı savaş haklılık kazanır (?). Uygarlıktan anladıkları da buraları okul yapmak, yol yapmak, su götürmek, din götürmek gibi ve asla gerçekleşmeyen fasa fiso şeyler.
Vitrinin arkasına baktığınızda asıl amacın yağmacılık olduğunu kolayca görürsünüz.
Resmin bütününe baktığınızda; dış sermaye gruplarıyla yerli iş birlikçilerin kol kola olduğunu fark edersiniz.
Günümüzde ise savaşların vitrinine Uygarlık götürme” etiketi yeterli olmamaya başladı. Artık etiketin üzerine Demokrasi ve Özgürlükler” de yazılıyor.
Tıpkı Irak'ta olduğu gibi (?).
Bu türden savaşlar hangi çağda ve nerede çıkarılırsa çıkarılsın vitrinin arkasındakiler hiç değişmiyor. Kazanan hep büyük sermaye grupları, özellikle de silah tüccarları oluyor.
İşte yıllardır insanlığın çektiği acıların arkasında hep bunlar vardı. Hiç şüpheniz olmasın. Bundan sonra yine bunlar olacak.
Halen başımızda savaş bulutları dolaşıyor. Savaş tamtamcıları meydanlarda çığlık atıyorlar.
Şunu iyi saptamak gerekir: Eğer bu savaşa girecek olursak, bu savaş bizim savaşımız olmayacaktır. Çünkü Suriye'nin iç meselesi olan mezhep savaşı buna dayalı iktidar mücadelesi bizi ilgilendirmemeli. Yine BDP çerçevesinde ABD'nin Ortadoğu'da 22 ülkenin sınırlarını yeniden düzenlenmesi isteği de bizi ilgilendirmez. Eğer ABD buralardaki enerji kaynaklarını kontrol için Suriye engelini ortadan kaldırmak istiyorsa; Lütfen Ocaktaki kestaneyi eliyle alsın. Maşa kullanmaya kalksın.
Benim güçlü olmaktan anladığım önce haklı olmaktır. Sonra da ekonomik yönden bağımlı olmamaktır.
Sevgili okurlarım;
Unutmamak gerekir ki haklı savaşlar da vardır. Mesela ülkelerine saldırı olduğu zaman, ülkelerini kurtarmak için yapılan savaşlar. Örneğin Türk Ulusu'na verdiği KURTULUŞ SAVAŞI böyle bir savaştır.
Savaşları doğru değerlendirmek gerekir.
Hep şu soruları sormak gerekir: Bu savaşın arkasında kim var? Bu savaş kimlerin işine yarıyor.