BEDİRHAN AYDIN


Talebe ve İlim Ahlakı

Talebe ve İlim Ahlakı


Talebe; ilmi talip olanlar, ilmi isteyenler manasında bir kelimedir. İlim ise; bir şeyi bilmek ve öğrenmek demektir. Ecdadımız ilmin ahlak yapısını daha kelimeleri seçerken, kelimelerin içerisine yerleştirmiş gibidirler. Zira, öğrenci için ilk adım istemekle alakalıdır. İlme bir değer verip, kendisinde ona karşı ihtiyaç hissetmek ve zorluklarıyla beraber, zahiren bir şey elde edilmeyen ilme talip olmak, talebelik edebinin ilk ve ehemmiyetli bir adımı olsa gerektir. Yani ilmi öğrenen talebe hiçbir maddi menfaat istemeksizin öğrenmelidir.
Talebenin nefsini kötülüklerden temizleme niyeti ve gayreti içerisinde olması gerekmektedir. 
Bir işe niyet ise, o işin ruhu, temeli, esasıdır.
Talebe kendisine şu soruyu sormalıdır: Benim beklentim ne? Hedefim nedir? Neticede nereye ulaşmak istiyorum. Eğer bunları tanımlayabilirse, kaleme daha sıkı sarılacaktır. Daha da önemlisi hocasını ve kitabını akıllıca seçecektir. Seçici olacaktır. Bu seçimden sonra talebe, gerek hocasına karşı gerekse okuduğu derslere karşı, öncelikle olabildiğince mütevazi olmalıdır. Hocasını veli nimeti bilmeli, O`nda olan iyileri alabildiğince almalıdır. Bilmelidir ki, muhatap olduğu ilmin kapısı hocasıdır.
Talebe, okuduğu dersleri, bu benim dersimdir. Ben kendi nefsimin ıslahı için okuyorum, demelidir. Her talim ettiği dersi özümsemeli, öğrenmeden geçmemelidir. Veyahut sırf başkalarına taşıyıcılık yapmak, kendini biliyor göstermek için de okumamalıdır.
Bununla beraber hakikat ilmi tahsil eden bir talebe, okuduğu hakikat derslerini kendi malı ve telifi gibi his edip sahip çıkmalı ve hayatının en mühim vazifesini onun neşir ve hizmeti bilmelidir. İlmin bu hizmetini üstlenenler  "Talebe-i Ulum" denilen denilen özel bir tanımlama içerisinde değerlendirilmişlerdir. İmam-ı Şafi Hazretleri gibi zatlar "Talebe-i Ulumun hatta uykusu dahi ibadet sayılır." Demek ki; onların kıymetine ayrıca vurgu yapmışlardır.
Talebenin bir özelliği de kafasını ilim haricinde işlerle meşgul etmemektir. Zaman ileri bakıldığında çok uzun görülebilir; fakat geriye dönüp bakıldığında ise, ne kadar hızla akıp gittiği bilinecektir. Talebe zamanı bulunduğu şu an bilmeli ve sadece dersiyle meşgul olmalıdır.
Yaşadığımız asırda eğitimin kalitesinin bu derece düşmüş olmasını talebelerin okuduğu fen ilimlerine karşı bu derece lakaytlığını izah etmek, çok güç olmasa gerektir. Ne var ki, doğruyu bilen çok lakin uygulayan neredeyse hiç yok!
İlim talebesinin "Talebe-i Ulum`un" şehit olduklarını hatırından çıkarmaması lüzumludur. Hedefinde Allah rızası olan bir talebe, ilimle meşgul olduğu zamanlarını kayıp değil, belki bu uğurda ölse şehitlik gibi ulvi bir makam kazanacağı ideali ile azmini ortaya koyabilmelidir. Yazıyı Yunus Emre`nin ilim hakkında söylediği dörtlükle bitiriyorum;
İlim ilim bilmektir.
İlim kendin bilmektir.
Sen kendini bilmezsen,
Bu nice okumaktır.
İnsan ilim öğrendikçe, gururlanmak yerine tevazu sahibi olmalıdır. Daha öğrenmesi gereken çok şeyin olduğunu bilmesi gerekir. İnsan kendini bilmese, dilediği kadar okusun, bir mana ifade etmez. 
  • BIST 100

    11007,37%0,81
  • DOLAR

    42,52% 0,07
  • EURO

    49,55% -0,06
  • GRAM ALTIN

    5743,85% -0,15
  • Ç. ALTIN

    9322,75% 0,27
  • Pazar 13.3 ° / 8.2 ° Orta kuvvetli yağmurlu
  • Pazartesi 9.2 ° / 6.9 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Salı 9.4 ° / 3.7 ° false

Balıkesir

07.12.2025

  • İMSAK 06:37
  • GÜNEŞ 08:08
  • ÖĞLE 13:00
  • İKİNDİ 15:22
  • AKŞAM 17:43
  • YATSI 19:09